23 Aralık 2007 Pazar

Alışveriş Merkezi:D

Evet evde hiçbir şey kalmamış!! Hemen bir liste hazırlamak lazım “Gamze kızzııımmmm koş bir liste yap!! Al bak söylüyorum yaz Becel imiz kalmamış evde hiç yok, domates salçası hmmm yaz şeyi de yaz yarın misafir gelecek labne peyniri lazım tramisu için…” gibi gibi…

Tamam!!! Babamla ben (ki bazen biricik kardeşim Defne hanım da gelirse) alışveriş grubu tamammm!! Öncelikle alışveriş merkezlerinde kaybolup tekrar ailemi bulmakta usta olan bendeniz , atarım kendimi müzik reyonuna!!! Yeni albümler mi desem , fiyatlarında indirim yapılan müzik CDleri mi… Maalesef istediğim bir müzik CD si hiç çıkmaz oralardan…Oysa kimse benim sevdiğim müzikleri sevmez, asıl onlara İNDİRİM YAPILMASI LAZIMM!!!

Sonra kardeşim gelir yanıma bu sefer kapılırız kitaplara.. Bir türlü bulamadığım o DÜNYA KLASİĞİ kitabı yine aramaya koyuluruz :D “OLIVER TWIST!!” Ne yazık ki yok o kitap!! Stoklar mı tükenmiş ne … sanmıyorummm!!…

Kardeşimle o reyonu da tamamladıktan sonra bizi bulamayıp kızmaya başlayan babamın sesi yükselir rafların arasında “ GAMZEEE NEDEN ALIP BAŞINI GİDİYORSUNN!! Bize yardımcı olacağın yere kayıplara karışıyorsun!! Al bakalım sana ceza git şunun barkodunu okut… Biz elektronik eşyalar kısmındayız…” koştur koştur.. İŞTE TAM KARŞIMDA BULDUM ONU:D Nerede bu barkod?Hah işte onu da buldum ne güzel. O da ne!! Amcanın biri önüme geçti ve ne yazık ki bütün çabalarına rağmen okutamıyor barkodu. “Yardım ister misiniz?” dememe kalmadan adam vurmaya başladı makineye! Kaçtım hemen arıyorum başka bir tane, OHH SONUNDA!! Gösterdiğim üstün çabalara yanıt olsa gerek rahatça okutabildim ürünün barkodunu, öğrendim fiyatınıJ. Arkama bakmaz olaydım… O da ne? Amcacım buraya gelmiş fiyat sorunu için. İçimden “Eyvah!” dediğimi hatırlıyorum bu makineyi de kıracak battı mağaza battı!!

Uzaktan Defne’nin o malum harika sesi yükselir (okul korosundadır da kendisi ancak yedekten zorla alınmış olsa gerek dedirtecek derecede güzel sesi vardır o ayrı:D)” Ablaaa babam seni çağırıyoor!!”. Hadi fiyatı öğrendik onu istiyor tabi anladım. Kalabalıkta yürümek yetenek istiyor maalesef ama Defne’yle üstesinden geliyoruz alışveriş canavarı olan ailenin üyeleri olarak:P

Babam elinde ufak bir kap ağzı da dolu bir şekilde “yaauvv Gamzeeuvv şunu denesenevvv bi promosyon vapmış hadi sen deuvv al!!” Biraz bedavacıdır da babam:D Yok şaka şaka öyle değildir tabi ama promosyonlara bayılır kendisi…Hobisi gibi bir şey oldu.Yeni yemekler yeniyormuş, yeni içecekler içiliyormuş o açıdan hoşuna gidiyormuş açıklaması aynen böyle.Ama genelde bu promosyon gıdalarını tek seven insan babam oluyor maalesef:D

Geldik içecekler reyonuna eyvah babam elinde bir ürün bana doğru şüpheli gözlerle bakıyor.. “Gamze bu marulu tarttırmayı unutmuşuz koş hadi tarttır.” Yeter bıktım derdim ama babam her zamanki gibi duymazlıktan gelip işi şaka yoluna vurmaya çalışırdı… tecrübe kazandım artık. Yine insanlar üstüme üstüme geliyor, kalabalıktan insanların ter kokusunu çekmemek için büyük biz azimle sıyrılmaya çalışıyorken birden onu gördüm…Gözlerim sadece onu görüyordu İŞTE KARŞIMDA ALIŞVERİŞ MERKEZİNİN YAKIŞIKLI GENCİ:D tanımıyordum kendisini elbet ancak benim harika net gören gözlerim :D böyle insanı kaçırmazdı işte.. sonra biri küüüttt diye bana çarpınca bütün elektriği berbat etti maalesefL Ürünü tarttırmayı başardım! Bizim alışveriş arabasına dönerken gözlerim o çocuğu arıyor, ayaklarım ise mağazada çalan müziğe uygun ritimler atıyordu…Bizim arabaya ulaştım sonunda! İşte Babam bu sefer içeceklere konsantre bir vaziyette… Her bu reyona gelişimizde, babam büyük bir hevesle “ACABA ICE TEANİN TOZ ŞEKLİNDE OLANINI TEKRAR ÜRETİYORLAR MI?” diye bu reyonu gözden geçirir; ancak sonuç yine aynı o ürün raflardan kalkalı yıllar olmuştur ve tekrar görememişizdir..Ne yazık ki…

Defne’yle ben işte tam bu sırada kaçış planımızı uygulamaya sokmuş; çikolataları kapıp, çaktırmadan arabaya atmışızdır. Oysa ufacık gözleriyle hiçbir şeyi göremeyen babam arabaya attığımız çikolataları görmüş “en ucuzundan alsaydınız” diye bizi uyarmaya başlamıştır bile …

Çok geçmeden listedeki ürünleri alıp (onca kalabalığa rağmen) kasanın yolunu tutmuşuzdur bile.. Babam istisnayla kasanın tepesine bakar “ekispires (!) kasa” mı diye:D (bir kere bu hataya düşmüştük ve en az 100 parçamız varken onar onar fiş kestirmek zorunda kalmıştık!!)İŞTEEEE ALIŞVERİŞ HALLOLDUU derken babam elinde fişlerle yanıma gelir hadi bir de danışmadan hediyemizi kap gel der:D tamam hadi seni kırmayayım onu da alıyorum:D

İşte bizim ailenin harika (!) alışveriş macerası böyle olaylarla geçiyor, bunların daha nicesi de var tabi… ama olsun ben yine ürün tarttırayım, barkod okutayım varsın olsun; O ÇİKOLATALAR OLDUĞU SÜRECE kimse beni alışveriş sevdamdan alıkoyamaz TABİİ biricik ailem olmadan alışverişe de alışveriş demem ben bilesiniz:D

:):):)

Uykulu gözlerle etrafıma bakıyorum…eyvah!! Saat 11 olmuş ve biz uyuyakalmışız.. ÇABUK TOPARLANIN!! Diya bağırıyorum arkadaşlarıma.. ses 1 2 3 evet sesim hala uykulu çıkıyor ne yazık ki!! Elim ayağım titriyor eşyalarımı toparlamaya çalışıyordum.. NE giysem acaba.. yok bunu geçen hafta giymiştim.. Daha orijinal bir şey olmalıydı.. dur bakalım .. Pembe, mavi, turuncu ufff yok yok yok YEŞİL lazım bana!!
Herkesi toparlamaya çalışıyorum ama beni sallayan yok!! Hey SEN PETE!! Nerelerdesin.. “EE Gamze şimdi sana nerde olduğumu söyleyemem:D” diyor gülerek.. o da ne.. bizi alacak servis ortalarda yok! Kaçırdık dimi yine… Oliver “Sakin ol daha saat 11 hallederiz inan bana..” diyor ve beni rahatlatıyor.. Arkadaşlarım arasında en panik olan ben olduğum için, bana ayak uydurmayınca kimse iş beni sakinleştirmeye gelir genelde.. Elinde bir adet YEŞİL ÇAY (ki yeşil çay hiç sevmem…)Yeşil mi heyy nerde benim yeşil takımım..O da ne! Banyoda lavabonun içinde yeşil bir ceket.. giyilemeyecek kadar ıslak.. giyilemeyecek kadar berbat! Yine yapmışlardı işte.Bavulu bulabilsem başka bir şeyler giyicem ama nerde :D Oliver yine gayet rahat bir ses tonuyla “Gamze bunu mu arıyordun?” bavulum un üstüne dökülmüş bir süt..ve içi darmadağın.. Beni de benzettiler kendilerine işte.. Tamam artık gri turuncu bişiyler giyicem artık bi de şapka olsa süper olcak..Kapıda ise bir diğer arkadaşımız Jason beklemekte… “Hu huu hala uyuyor musunuz siz??” neyse ki kurtarıcımız burayı bulabilmişti:D Kapıyı açar açmaz var gücüyle etrafı toplamaya koyuldu..
Artık hazırdık.. Gideceğimiz yer nasıldı acaba? Beklediğimiz gibi? Ya değilse? Olsun buna değerdi..bu işi çok seviyordum.. sorunların bir türlü çözülemediği toplantılar hariç..
-Şık mıyım sence Jason?? (beni tek anlayan oydu..)
-Amaan Gamze taktığın şeye var şık olmasan da kimse bir şey diyemez sana.. bize ayak uydursunlar yeter.. (dedi Oliver..)
- Oldukça iyisin Gamzecim takma sen:D hadi çak bi bakalım bu günün şerefine!! (dedi Jason)
-Hopp glu glu glu hebele höbeleeee!
- Ha şöyle Formuna dönmüşsün:D
Arabayı sürmekte olan Pete:
- Eğlencenizi sonraya saklayın.. Bakalım beklediğimiz gibi mi olcak?
Gözlerimi kapadım.. Bu gün güzel geçmeliydi bunu çok istemiştim.. bu günü çok beklemiştim.. İlk defa 2000 kişiye karşı bir gösteri olacaktı bu!!
- Esnek misin yeterince bakalım Oli? (Jason)
- Neyiz biz sirk çalışanları mı yaw:S benim ellerim esnek olsun yeter J
- Ehe hiç şakadan anlamıyosun ya sözde hani en rahatımız sendin??
- Pabucun dama atılmış olii:D
Pete heyecanla arkasına döndü GELDİKK!!
Ellerim titremeye başladı.. Hiç ama hiç hazır değildim.. Pete :
-Hazır mısın?
-HAyırrrrrr
-Başlayalım öyleyse :D
sahne beni bekliyordu… öylesine heyecan vericiydi ki.. renk renk pankartlar bizler için açılmış, çığlıklar atılıyor, alkışlar kopuyor… Öylesine güzeldi ki!

İşte kendimi şimdi hazır hissetmiştim!! En güzel günleri bugun olacaktı hepsinin bunu hak ediyorlardı!! Bizi destekliyorlarsa bunun ödülünü alacaklardı!!
Mikrofon beni çağırıyordu sanki!! Elimde gitarım koştum yanına veeee
-HAZIR MISINIZZZZ EĞLENCEYEE!!
-EVEEEETTTTTTTTTTTTT
İlk başlayacağımız parça en sevdiğim parçamızdı ve artık daha sabredemedim!!!
Her şey harikaydı..
PETE GİTARINI USTACA KONUŞTURDU, JASON BAS TA EŞLİK ETTİ ZIPLAMASI HİÇ BİTMEDİ:D OLIVER İSE ÖMRÜMDE GÖRDÜĞÜM EN YETENEKLİ BATERİSTTİ ZATEN… HİÇ ZORLANMADI.. EN HIZLI ŞARKIALRDA BİLE O EŞSİZ RİTMİNİ BOZMADAN.. HER ŞARKI DA DAHA DA GÜZELLEŞEREK BİZİ DE GAZA GETİRDİ:D
Sahnede olmak, seni dinleyen seyirciler, çığlıklar, bağırışlar, en azından bayılanlar olmadı:D
Konserimiz bittiğinde üzerimde tatlı bir yorgunluk vardı… İnsanları mutlu etmek çok büyük bi rahatlık vermişti bana..Uyumak isteyen gözlerim ancak hala şarkı söylemek için çırpınan ben kendimi en rahat bulduğum koltuğa atıvermiştim..
O da neee? Tahtada eylemsizlik momenti sorusu.. Ve ben bir sınıftayım?? NASI YANİ YAA? Ne yani bunların hepsi bir hayaldiL… FALL OUT BOY dan çok etkilenmiştim ve böyle bir hayal kurmuştum işte… Sesi hiçbir zaman güzel olmayan ve olamayacak bendeniz belki de en büyük hayalimin hayalini görmüştüm olamaz mıı?
Şu anda fizik dersi görmek yerine.. Belki de konservatuar mı okumalıydım?? Belki de bir müzik grubu kurup onun solisti mi olmalıydım??
Şu anda da bir düşünecek bir matematik sınavım var… çözülecek türev soruları.. verilecek 100 dakika..:((((
Neyse seçtik artık bu yolu ilerlemek için çabalamak lazım… Konser mi? BELKİ BAŞKA BİR ZAMAN.. Olur ya belki yine hayal kurarım, rüyamda görürüm, yine coşarım şarkı söylerim insanları eğlendiririm… İşte bunu evde hiç durmaksızın (o berbat sesine rağmen) şarkı söyleyen bir kız yazdı… BU kız belki ilerde olur ya o sesine rağmen solist olursa sakın sesimi beğenmeyip de üstüme domates vb. gibi şeyler atmayın olur mu:D?
Hayali grubun eşsiz solisti:D
Gamze:D:D:D